Popper, The Logic of Scientifik Discovery (bilimsel keşfin mantığı) başlıklı kitabında, mantıksal pozitivistlerin ancak gözlemlere dayanarak teorilerin geliştirilebileceği savını reddetmiş ve tümden gelimi, mantıksal çıkarımı bilim için geçerli yöntem olarak almıştır. Ayrıca, teorilerin doğrulanabilirliğini, eleştirici akılcılık yaklaşımından yola çıkarak, “yanlışlanabilirlik” kıstası ile ikame etmiştir. Buna göre, bilimdeki önermelerin bilimsellik kıstası yanlışlanabilirlik ölçütüne dayanır. Bilimdeki bir önermenin yanlışlanabilirlik derecesi ise, onun ne ölçüde amprik olarak test edilebilir olduğuna bağlıdır.
Lakatos, “iktisat az gelişmiş bir bilimdir” demiştir. Lakatos’a göre bilim tarihi tek tek teorilerin değil birbiriyle bağlantılı teorilerin, yani bilimsel araştırma programlarının tarihidir.İktisat, SSCB’nin dağılmasından sonra “değişmez temel”i ile birlikte gerek pozitif gerek negatif “çözüm öğeleri”nde giderek katılaşan bir gelişme aşamasına girdi. Bir kere yeni neo-klasik öğreti dışında kalan bütün öğretilere ve okullara yaşam alanı bırakmadı. İkincisi, piyasa, “negatif çözüm öğesi” bağlamında değil toplumsal sınıflar, genelde insani sorunlardan soyutlandı.
Subscribe to:
Post Comments (Atom)
No comments:
Post a Comment